Tatilde Huzur Aramak Genel
Tatilde Huzur Aramak
Tatil aslına bakarsanız görüldüğü gibi insanın kendisini dinlendirme metodu değil daha çok amacın kaybetmiş olan hayat sorgulama ve korkularını yenmek için trajedinin bastırılmasını hedefleme çabası haline dönüşmüştür. Tatil sırasında insan öyle bir tesir içerisine giriyor ki akletmesi geçici bir süreliğine de olsa duruyor. Bir anlamda uyuşturucu misali!
Evet, hepimiz insanız ve bizimde yorulduğumuz, bunaldığımız, çaresiz kaldığımız ve üstesinden gelemeyeceğimizi düşündüğümüz zamanlarımız olur. Beynimiz ve bedenimiz yıpranır ve sabrımız tükenebilir. Bunlarda bize ister istemez hayatın faniliğini unutturur ve Allah’ın rızasına yabancılaşmayı beraberinde getirir. İnsan tatildeyken rüyada olduğunu düşünür ve bir gün bu rüyadan uyanacağını asla düşünemez. Tatil insanın kendinden kaçmasından ve problemin üzerini örtmesinden başka bir şey değildir. Modern hayatta insanın bugün yaptığı şey budur ve bunun için kendisine imkanlar yaratır ve tüm mesaisini bunun için harcar. İşte bunun içinde modern yaşamlarda içki ve eğlence arz-ı endam etmiştir. İnsan öteden habersiz bir şekilde kendini yıpratmaya başladıkça dehşete düşmekte ve içerisindeki çaresiz çırpınışla birlikte battıkça batmaktadır. İşte böyle bir zilletin adı olan tatil bugün batılı bir kavram olmakla birlikte Müslüman’ın lügatında da yer almaz.
Modern yaşamın temelindeki bu kabule, imanın gereği muhalefet etmek zorunda kalan Müslüman ne yazık ki modern hayatın tarzına da yeteri kadar direnememektedir. Teoride söylem planımızda reddetmiş olduğumuz bir sürü kavram, yaşam içerisinde hayatımızın en mahrem alanlarında cirit atmakta. Batılı için normal sayılan bir takım problemler Müslüman toplumlarca da artık benimsenebilmektedir. Olmayan bir vakıayı hayatlarına aksettirip buradan hareketle moderniteye girişmek Müslümanları trajik değil ancak trajı-komik bir tutumun faili yapar.
İnsan kendini tatil etmemeli
Sözü aslında bir eğlence kültürüne dönüştürmüş olan tatil kelimesine getirmek istiyorum. Tatil hayatı birbirinden ayrılmış olan tren vagonlarına dönüştürerek insanı makine gibi görmeye çalışan sanayi inkilabı sonrasında Batı’dan yayılmış olan bir kavramdır. Tatil aslına bakarsanız insanın dinlenme metodu değil daha çok insanı geçici olarak kilitleyen bir uyuşturucu.
İslam’da tabiî ki böyle bir tatil anlayışı yok. Örneğin islam’da Cuma tatil değil bir bayramdır. Cuma’nın tatil edilmesi ise Batı’ya yöneldikten sonra onları örnek almaktan ibarettir. Tatil Arapça’da “işsiz kalmak, iş görmekten mahrum olmak” manasına “a-ta-le” fiilinden türemiştir. Yani kullanılmayan ve faydanılmayan kısacası çalışamaz durumda olan “atıl” ile “tembellik manasında olan” atalet” ile aynı kökene dayanmaktadır.
Yani bir işyeri tatile girebilir, bir faaliyet tatil edilebilir ancak Müslüman’ın o işin tatile girmesiyle kendini tatile alması mümkün değildir. İslam’da tatil yoktur ancak insanın kendisini istirahate alması vardır o da uykudur.
Furkan Sûresi 47. ayette Allahu Teala’nın bizim için “geceyi örtü, uykuyu istirahat, gündüzü de çalışma zamanı yaptığı” haber verilir.
Nahl Sûresi’nin 80. ayeti şöyledir “Allah size evlerinizde bir dinlenme yeri yaptı.”
Boş kaldığında yeni bir işe sarıl!
Evet, Müslüman’ın da dinlenmeye ihtiyacı vardır. Ancak dinleneyim derken edebe ve adaba aykırı bir tatil yapmak dünyalığını aldıktan sonra da ahretini heba etmekten başka bir şey değildir. İlla tatil yapmak isteniyorsa İslami oteller bu anlamda gerçekten de işe yarar bir hizmet verip insanın işinin tatil olduğu dönemde ibadetinden de arda kalmaması için iyi bir dinlenme safhasına geçmesini sağlayacaktır.
Sitemiz üzerinde onlarca İslami tatilve tur programları yer almaktadır. Hem ibadetinizi eksik etmeden hem de İslam’a aykırı olmadan tatilinizi yapabilir ve şimdiden rezervasyon işleminizi de yapabilirsiniz.